Hasan Sarıçiçek

Bir kere daha yazıyorum! Beşiktaş'ı G.Antep maçında ipten alan Batuhan Karadeniz, "Bay Gol"ün tarifi gibi! Havada, yerde affetmiyor. Şut, plase, iç vuruş, dış vuruş fark etmiyor. Sağ ayak, sol ayak ve kafa ile golün her çeşidini leblebi çekirdek gibi atıyor. Sanki Kral Hakan Şükür'ün genç yaşta profesyonelleşmiş modeli gibi duruyor, sahada.

Nedendir, bilmem! Ama boş tribünler önünde Ç.Rizespor karşısında Trabzonspor'un sergilediği o rahat, güven dolu futbol resitalini izlerken böyle bir soru takıldı kafama! Umut, Ceyhun ve Gökdeniz! Goller güzel, futbol güzel, seyircisiz Trabzonspor daha güzel!

F.Bahçe'nin G.Antepspor karşısına çıkardığı "farklı" oyunculardan kurulu kadro "sürpriz" olarak yorumlandı. Peki, bu seçim kime, neye göre ve niçin sürpriz?

Hepsi yalan bu sahi? Ne Yattara, ne de Ersen Martin... Trabzonspor'un bir tek yıldızı var o da Umut! Ama o umut da golü atan Umut değil.

Çocukluğumuzda ne holding bilirdik, ne kartel, ne de tröst!.. Bilgidiğimiz en büyük kurum gücü, T.A.Ş. ile sembolleşirdi. Bu yüzden olsa gerek bir gücü ifade için kısaca "TAŞ" gibi derdik. Beşiktaş, bu sezon F.Bahçe'ye kaybettiği Süper Kupa finali de dahil, Şampiyonlar Ligi ön eleme ve Süper Lig'in ilk haftasında öyle bir performans sergiledi ki, taraflı tarafsız herkes Konyaspor maçından sonra "TAŞ gibi takım" yorumunu yapmaya başladı. Gerçekten taş gibi mi Beşiktaş?

BENİM YILDIZIM Futbol adına trajikomik bir maç oynandı Avni Aker'de. Oyun alanı futbol katillerinin istilasına uğradı!

Beşiktaş maçını F.Bahçe'nin eski Muhasebe Müdürü Mustafa Onbaşılı'nın Gümüşlük'teki evinde izledik. Onbaşılı, F.Bahçe'de 5 ayrı başkanla çalışmış, 75 yaşında ve sözüne itibar edilen bir genel kurul üyesi. Türk futbolu ve F.Bahçe üstüne öyle hatıralar anlattı ki, her birini ağzım açık dinledim.

Kalli'nin teknik adamlık yaptığı bu ligde Özkan Sümer ve Ahmet Suat Özyazıcı gibi eski kurtlar, ne düşünür bilemiyorum.

Müjde!.. Ne Nobre ne de Bobo! Beşiktaş altyapısından futbolumuza en kral golcü geliyor. Batuhan Karadeniz geliyor! Mükemmel bir fizik!.. Henüz 16'sında. 46 numara ayakkabı giyiyor, 87 kilo ağırlığında ve 1.94 boyunda. Futbol zekası süper. "Bay Gol"ün açık tarifi; havada, yerde affetmiyor.

Dikkat! Türkiye'deki futbol potansiyelini ilk defa bu köşede rakamlarla açıklıyorum: Toplam futbol takımı sayısı: 10 bin 813. Profesyonel kulüp sayısı: 150. Lisanslı futbolcu toplamı: 214 bin 55 kişi. Profesyoneller: 4 bin 215 kişi.

Başlangıçlar zordur!.. Çoğu zaman evdeki hesap çarşıya uymaz... Beklenmedik aksilikler moral bozar... Mükemmel olmasını arzuladığınız bir organizasyon hayal kırıklığına dönüşür.

Trabzon coştu. Önce, 1. Karadeniz Oyunları'na ev sahipliği yapma bahtiyarlığı ve dün de bu coşkuya öyle anlamlı bir İntertoto galibiyeti ekledi ki, tek kelimeyle, şahaneydi. Hoş geldin, "değişim!" Hoş geldin, Trabzonspor!

Vefat ve vefa!.. Ve bir soylu duruş! İyi günde, kötü günde, her zaman her yerde; ahde vefanın duruşu bu! Kime mi?

Toprağı bol olsun... Bu ülke futbolunda devrim yapan Derwall iyi ki bugünleri görmedi. Maalesef, bir tuhaf mektup! Bir tuhaf çaba!.. Bir tuhaf durum!.. FIFA ve UEFA'nın ortak imza ile TFF Olağan Mâli Kongresi'ne denk düşen bir dönemde yollanan "o" mektup, "strateji ve zamanlama becerisi" açısından üstünde çokça durulması ve tartışılması gereken bir hadise! Zamanlama, neden, 3 ay önce ya da sonra değil de, tam kongre günü?

Kadıköy'de esen Roberto Carlos rüzgârı, rehavete sürükledi F.Bahçeliler'i... Vederson ve Colin Kazım bile arada kaynadı.

Ahmet Öner, Sadettin Saran ve Bilgehan Demir. Bu üç isim, eğrisi doğrusuyla Türkiye'deki boks potansiyelinin atıl duran zenginliğini 60 ülkeyi kapsayan canlı yayınla dünyaya sundular. Tebrik ve teşekkürler! Ancak!..

Bir kör inatlaşma!.. F.Bahçe mi Tuncay'ı gözden çıkardı, yoksa Tuncay mı F.Bahçe'den soğudu? İşin gerçeği şu, ne F.Bahçe Tuncay'ı gözden çıkardı, ne de Tuncay F.Bahçe'den soğudu. O halde neden anlaşamıyorlar?

Öncelikle iyi ki varsın Fatih Hoca!.. Evden, işe çıkıyorum. Kapıda kuruyemişçi yakalıyor. Servise kadar birçok meraklı insana meram anlatıyorum. "Fatih Hoca'ya ve ekibine güvenin, paniğe gerek yok, 2008'e gideriz!" Açıklamamız kesmiyor, holdinge adım atar atmaz güvenlik Murat Uzun kapıda yakalıyor.

F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın "Statlarımızda küfür olmasın" söylemini destekliyorum. Ancak, bu küfürlerin önlenmesinin yolu, "Bana küfür ediyorlar. Bu küfrü durdurmazsanız silah size döner" tehdidi ile değil, futbolun bütün birimlerinin bir araya gelip, birlikte daha gerçekçi bir ortak yol bulmasında değil midir?

Güler misin, ağlar mısın? Tamam, Beşiktaş "eksik!" Tigana'nın yokluğunda "teknik adam" makamına yükselen Tayfur Havutçu, kafasındaki reform plânını büyük bir cesaretle uygulamaya koymuş. Belli ki emanetçi teknik heyet, "Şampiyonlar Ligi garanti... Kupa da bizim hiç değilse Beşiktaş'ın yarınlarına yeni isimler kazandıralım" düşüncesinin öne çıktığı bir kadro ile maça başlamış. "Haydi gençler gösterin kendinizi..."