Metiner Sezer

Türkiye'de otomobil sayısı gün geçtikçe artıyor. İster istemez otomobil kazaları da artıyor tabii! Otomobillerin üretici firma garantisi olduğu gibi kasko sigortası da var.

Ne yaparsan yap ama farklı yap! Rahmetli Prof. Dr. Arman Kırım, farklılaşmanın önemini anlatmak için "Mor İneğin Akıllısı" diye bir kitap yazmıştı. Ayrıca, günümüzün en akıllı pazarlamacısı sayılan Seth Godin'in de bir kitabı var; Mor İnek (Purple Cow) adında. Her iki kitap da bütün ürün ve hizmetlerin birbirine benzediği çağımızda, farklılaşmanın getireceği avantajı anlatıyor...

Türkiye'de birçok şey değişiyor ve bu değişime ayak uydurmak isteyen her kurum ve kuruluş kendini yenilemek için çırpınıyor.

2011 rakamlarına bakıp Türkiye'nin Avrupa'yı solladığını söylemek mümkün.

Bu hafta okullar tatile giriyor. Karneyi görüp de kafasının tası atacak olan?anne?babalara?sesleniyorum.

Çek mağdurlarına iyi haber. TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edilen tasarıya göre "karşılıksız çek kesene verilen hapis cezası" kalkıyor. Onun yerine 10 yıl çek kullanma yasağı geliyor. Ayrıca 300 ila 3 bin TL arası idari para cezası. Bankaların her yaprak için ödemesi gereken 600 TL de arttırılarak bin TL'ye çıkarıldı.

Çin ekonomisi her sene yüzde 10 büyüyor ve bunun böyle devam edeceği hususunda hemfikir dünya alem.

Türkiye'nin en önemli meselesi nedir diye bir soruya muhatap olsam; ikiletmeden "Kürt Meselesi" derim. Ekonomiden dış politikaya, siyasetten sosyal yapıya kadar her bir alanı etkiliyor çünkü.

Önceki akşam bir arkadaşımla birlikte TOÇEV Başkanı Ebru Uygun'un "Dokundum" adlı ebru sergisinin açılışına gittim.

Ülkeler birer canlı organizmalardır ve bu ülkeleri meydana getiren sayısız organlar vardır. Her birisinin ayrı görevi vardır bu organların.

Bu yılın ilk yazısını yazıyorum. Moral verici, mutluluk aşılayıcı olsun istiyorum. Nasıl başlarsan öyle bitirirsin düşüncesi biraz da. İyi başlasın, iyi bitsin. Hayırlara vesile olsun.

Türkiye ekonomide başarılı bir performans gösterdi ve 2011'i de rekorla kapadı. Bu başarının içine iyi bakmak lazım aslında. Çok önemli detaylar var çünkü.

Aralık ayının birinci yarısıydı; Gaziantep'te gerçekleştirilen toplantıda "Özel Ekonomi Bölgesi" masaya yatırıldı. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "serbest bölge"lerin vakti zamanında ihracatın gelişmesinde önemli rol oynadığını ancak, şimdi kapsamı daha geniş bölgelere ihtiyaç olduğunu bildirdi.

İşini seven çok insan gördüm ama Adil Üstündağ gibisini görmedim! İşini sevmek başarının birinci kuralı, bu kesin. De... Adil Üstündağ'ın işkolikliği ve takipçiliği bambaşka. Kendisini uzun seneler öncesinden tanıyorum.

Gazetemizin ev sahipliğinde gerçekleşen "Türkiye Toplantıları"na gösterilen teveccüh gün geçtikçe artıyor.

Türkonfed 15. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi'ni Mersin'de gerçekleştirdi. İyi de oldu. Mersin "kalkınma ajansı" mevzuunu çok eskiden beri dillendiren bir kentti çünkü. Türkonfed de aynı yolu izleyen bir gönüllü kuruluş. Türkiye'de "kalkınma ajansı"nın henüz esamisi okunmazken bu gönüllü iş adamları örgütü "kalkınma ajansı"nın işleyiş biçimini konuşuyor, ülke ekonomisine sağlayacağı katkıları tartışıyordu. Her ikisi de konuya hemhal olmuş vaziyetteydi yani.

İstanbul Sanayi Odası (İSO) 10'uncu "Sanayi Kongresi"ni de gerçekleştirdi. Önceki gün biten kongre, 10 senenin verdiği tecrübeyle zirve yaptı. Konuşmacıları, katılımcıları ve kamuoyundan gördüğü teveccühle gerçekten bir numaraydı!

Geçen hafta "Özel Ekonomi Bölgeleri Çalıştayı" için gittiğim Gaziantep'te Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin ve Foxconn TR Genel Müdürü Tuna Kardeş ile sohbet etme imkanım oldu. Kemal Şahin, 17 yaşından beri Almanya'da ve orada hem konfeksiyon fabrikası var, hem de satış mağazaları. Ayrıca fast food dükkanları da. Dört dörtlük müteşebbis yani.

Türkiye ekonomisine ivme kazandırmak ve rekabet şansını arttırmak maksadıyla her iktidar döneminde bir dizi tedbir alındı. Organize sanayi bölgeleri (OSB) bunlardan biri mesela.

Ceza vermeyi biz millet olarak seviyoruz; bu kesin. Sevmek ne kelime bayılıyoruz! Hele hapis cezası vermeyi. Ahali böyle de ülkeyi yönetenler farklı mı sanki? Al birini vur öbürüne; onlar da seviyor!