Ünal Bolat

Çok enteresan biriydi... "İki evlilik yaptım. Birinde terk ettim, diğerinde terk edildim. Bir çocuğumu yedi aylıkken verdim toprağa" diyordu.

"Etrafımıza baktığımızda, yaşadığımız ve gözlemlediğimiz nice hadiseler "etme bulma dünyası" vecizesini teyid eder durumdadır."

"Biz, ihtiyaç sahibi kızlara çeyiz hazırlayan vakıf görevlisiyiz. Bu semtte ne kadar çeyize ihtiyacı olan kızımız varsa tespit ediyor, çeyizini üstleniyoruz."

"Güzel Şükran'ı ziyaret ettim. Sevilmek, ilgilenilmek ona iyi geliyordu ama asıl Şükran'ın mutluluğu bana iyi geliyordu..."

"Kadıncağız arkamdan telaşla gelerek beni başka odaya çağırdı... Ama ben girdiğim odada karşılaştığım manzaranın şaşkınlığı içindeydim..."

"Bak arkadaş, dedi yanındaki vatandaşı göstererek, bu güvenilir biridir. Senden veresiye alışveriş yapmak istediğinde yardımcı ol!.."

"Bana öyle iç geçirerek bakışı vardı ki şaştım kaldım... Acıyor muydu hâlime, şaşırıyor muydu? Bakışından ne olduğunu kestiremiyordum..."

"Önemli olan ve aslında tarihi tarih yapan onlardan çok halkın yaşadığı hayattır. Asıl anlatılması ve öğretilmesi gereken bunlardır..."

"Evlatlarından söz açmak istemiyordu... Biz de soramıyorduk... Çünkü onlardan söz açıldığında baba yüreği olarak dayanamıyor ağlıyordu... "

"Evladım, senden bir ricam var. Soma'ya gitmem gerekiyor ama şu an kendime güvenemiyorum, sen de benimle gelir misin?"

"Şimdi 34 yaşındaydım. Çok şükür evimiz var arabamız var. İki de çocuğum var. Ama gönlümün bir yerinde hep bir şeyler noksandı hayatımda..."

"Babam çaresiz. Bir o yana yürüyor bir bu yana. Otel var, görüşmüş. Bizim için korkunç bir rakam. 'Orada kalamayız' diyor..."

"Ne zaman Bursa'ya adımımı atsam, o sokak arası kovalamacayı ve o çamaşırcı kadınların önünde yalınayak eve koştuğumu hatırlarım..."

"Merhamet ehli yiğit bir kardeşi vardı bu annenin. Ne zaman 'imdat' dese yanında yöresinde bitiveriyordu 'ablam' diyerek..."

"Herkesin işi var gücü vardı. Herkesin hayat gailesi başkaydı. Bir gün yardım edenler, ertesi gün edemiyordu."

"Allah'ımdan sonra bana en büyük destekçim yanımdan hiç ayrılmayan hayat arkadaşım eşim, canım ciğerim cefakâr hanımımdı..."

"Birdenbire sarıldı gırtlağıma. Sözleri dişlerinden gıcırdayarak dökülüyordu: Sen bizim ekmeğimizle mi oynuyorsun?!."

"Camekânlardan bakardık sadece. Dokunurduk da bazen. Ama paramız olmadığı için bir çikolata bile alamazdık..."

"Kelime-i şehadet getiriyor, bildiğim duaları okumaya çalışıyorum. İşte o anda yüce Allah'ım iki çift göz getiriyor gözlerimin önüne..."

"Bu hatırayı yaşadığımdan bu zamana kadar aradan 13 sene geçti. Hâlâ o bakış gözlerimin önüne geldiğinde dayanamam ağlarım..."