Naci Arkan

Tarih 06 Kasım 2002 G.Saray 'ın, F.Bahçe 'ye 6 - 0 yenildiği utanılacak gün... Takımı gol yedikçe, rakibi alkışladığı için Fair Play Ödülü 'ne lâyık görülen bir başkanın "gurur günü!"

Haftalardır neler konuşuluyor neler... İnönü Stadı'nda işlenen cinayet sonrası, tribünleri terbiye etme uğruna neler yapılacaktı neler...

Ligde küçük büyük herkesin gözüne kestirdiği Beşiktaş, dün Kayserispor'a yem olmadı... Komşunun evine gidip "Suratıma bir yumruk atar mısın?" diyen enayi kılığındaki bir insan gibi olan Beşiktaş klasik puan saçmalıklarına bir yenisini daha tam eklerken, unutulan futbolcusu Berkant'la inanılmazı başardı...

Neler oluyor bu ülkede? Genç bir tiyatrocu, sahne dekorunun kafasına düşmesi sonucu, hayata "beyin ölümü" teşhisinden sonra veda ediyor...

Futbol, seyircisiz de güzel... Küfür yok. Gürültü yok. Futbolcu üstünde baskı da yok. Herkesin rahat olduğu ortamda ise Beşiktaş var.

Beşiktaş bazen poyraz, bazen karayel gibi esen rüzgâr sanki... Ne zaman, ne yapacağını kestirmek öyle zor ki... En döküntü zamanında F.Bahçe'yi çökerten siyah - beyazlılar, duraklama devrinden sonra dün de pençelerini Standard Liege'e geçirmek için bilemişti... Heyhaaat... Baştan sona hakimiyeti altına aldığı, hem de sapına kadar hak ettiği bir maçta yine gülemedi.

Bir zamanlar İstanbul 'da "Sülün Osman" diye müthiş bir dolandırıcı vardı... Bu adama, vatandaşların yanı sıra, dolandırdıkları bile fazla kızamamıştır...

Bir tuhaf maç... 67 dakika Samsunspor kalesine yaklaşamamış Beşiktaş, bu dakikadan sonra gollerini buluyor... 90 dakikayı adeta tek kale oynamış Samsunspor, güle oynaya yeneceği bir rakibe boyun eğiyor... Futbolun adaletsizliğine en somut örnektir bu maç...

Bu Beşiktaş'ta suçlu değil sorumlu arıyoruz... Del Bosque'nin eline "Türkiye'nin en kral futbolcularını aldık" diye hava atarak konuşanlar, neredesiniz? Neredesiniz Cordoba, Tümer; sakatlandı mı iyileşmek bilmeyen Ronaldo? Neredesin maç başına 25 bin dolar alan Sergen efendi? Arananlar, umut bağlananlar ortada olmayınca Beşiktaş da hem lig hem de Avrupa arenasında böyle kaybolur işte...

Kimse yan çizmesin... Yasa koyucular, uygulayıcılar, bu yasaları tanımayanlar, duymayanlar... Saltanatları için her türlü fedakârlığı yapanlar, adamına göre "racon" kesenler... Ahlâksızlığı kendilerine göre yontup, parmağı yiyen başkası olunca, susup, parmakçıyı "kahraman" ilân edenler... Her türlü küfüre, pankarta prim tanıyanlar...

Saha dışı kulislerin hızlı takımı Beşiktaş, dün yine "mehter takımı" görüntüsü ile İnönü'de ağır çekim yürüdü... Tribünlerde yırtınırcasına bağıranların çeneleri yorulurken, sahadakiler vurdumduymazlıklarıyla onları yine fıtık etti...

"Eğer yürüdüğümüz yolda, güçlük ve engel yoksa, o yol bizi bir yere ulaştırmaz..." Bernard Shaw böyle söylemiş yıllar önce...

Neler yaptık bu maç için neler... Ligimizi 10 gün küle yatırdık... Kampta "El bebek, gül bebek" birer orkide gibi baktık...

Türkiye'de, en az 50 kişinin tekerlekler altında kalmasından sonra "yaya geçidi" yapıldığı gerçeği dururken, şimdi daha da acılarıyla burun buruna geliyoruz...

Nerede 3 gün önce İnönü'deki Beşiktaş... Nerede dün gece Konya'daki Beşiktaş... Türk futbolundaki med - cezir kayığına binen siyah - beyazlılar, Konyaspor'u eksik yakalamalarına rağmen taraftarın gönlünü, hem skor yönünden kararttı, hem de sahadaki futbolla endişeye sevketti.

Ohh be... Dünya varmış... Sezon başından beri sevenine, tanıyanına kurdeşen döktüren o Beşiktaş gitti artık... Şimdi kendisine hayran bırakan, futbolu adam gibi oynayan Beşiktaş geldi...

İnönü Stadı, İnönü olalı böylesine bir feryada şahit olmadı... Bir çocuk, sabah babasının elinden tutup, aşık olduğu takımın yıldızlarını yakından görebilmenin hayaliyle gittiği İnönü Stadı'nda, hayatının ilk büyük darbesini aldı...

Lige hoş geldin Beşiktaş. 10 haftada yönetime, hocasına ve taraftarına mahçup bir takım, dün gece F.Bahçe gibi namağlup rakibi önünde rüştünü nihayet ispat etti.

Herkesin bir güzelliği vardır... Kuzgun yavrusunu "Anka" gibi görür, kirpi yavrusunu "Pamuğum" diye severmiş hani... Yeter ki, düşüncelerimizi iyimserlik adını kullanılma...

Lig menüsünde ara yemekleri bile zorla yutan Kartal, dün bir ana yemeği afiyetle midesine indirdi. Oysa Ankaragücü, içinde bir sürü taş olan pirinç pilavı gibi hazımsızken Beşiktaş'ın dişini kırmadan yutuldu. Ligde en beleş galibiyetlerinden birini alan siyah - beyazlılar, yine zafer kazanmış gibi bayram etti.