Atilla Yayla

Çok istediğim Diyarbakır Anneleri ziyaretini nihayet 16 Temmuz’da gerçekleştirme imkânı buldum.

AKPM’nin Türkiye Raporundaki en acı gerçek teröre ve teröristlere verilen destek. Bu sert bir ifade olabilir, ama, ne yazık ki, gerçeği yansıtmakta.

15 Temmuz darbe teşebbüsü yedinci yılını doldurdu. Bu vahim ve tarihî hadiseyi ne yazık ki henüz her yönüyle tahlil masasına yatırabilmiş değiliz.

Bir süre önce gazetelere "müzik serbest bırakılıyor" diye bir haber düştü. Yine gazetelerde birkaç sene önce de "müzik yasaklanıyor" haberleri yapılmıştı. Bekleneceği gibi bu haber pek ilgi çekmedi.

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) 2002 Türkiye raporunu açıkladı. Ne yazık ki rapor Türkiye hakkında ciddi bilgisizlik ve ön yargılarla dolu.

Fransa’da Cezayir asıllı, on yedi yaşında, annesinin tek evladı olan bir gencin bir polis tarafından göğsüne ateş açılarak öldürülmesinin tetiklediği olaylar büyüdü ve bir tür isyana dönüştü.

Bazı yazarlar, 20. yüzyılın bir totalitarizm çağı olduğunu yazar ve söyler.

Vejetaryenliğin genel yaklaşımına göre, hayvanlar da aynen insanlar gibi kendi hayatına sahiptir.

Zamanımızda âdeta kutsallık kazanmış olan ama ya anlamsız ya da iddia edildiğinin tersine insanlara zararlı kavramlar var. Kuşku yok ki bunların en başında “sosyal adalet” yer alıyor.

Demokratik bir ülkede her vatandaş bir siyasi çizgiyi benimsemeye ve oy vermek dâhil olmak üzere çeşitli şekillerde siyasi partilere destek vermeye hak sahibidir.

CHP’de 14-28 Mayıs seçimleri sonrasında problemler artıyor ve yoğunlaşıyor.

14 ve 28 Mayıs seçimlerinde CHP’nin başını çektiği Mİ yenildi. Bu yenilgiden en büyük payı, hâliyle, CHP, İP ve HDP/YSP aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim kampanyasında birkaç defa dile getirdiği üzere, hükûmet “fahiş kira” uygulayan ev sahipleri hakkında harekete geçti. ati

CHP’nin kendi kendisini kapatmasının demokrasimizin sıhhati için gerekli olduğu kanaatindeyim.

Muhalefetin hem 14 Mayıs hem de özellikle 28 Mayıs seçimlerinde aldığı mağlubiyet açık, tartışılmaz, görmezden gelinemeyecek ve hafife alınamayacak bir gerçek. CHP medyasının ve partili kalemlerin zorlama izahları, önceki yazımda da açıkladığım üzere, açıklayıcı olmaktan uzak.

28 Mayıs’ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci turu hem iktidara hem de muhalefete önemli mesajlar verdi. Umarım partiler ve ittifaklar bunları anlar ve etraflıca değerlendirir.

Türkiye’de yaşanan bir ilkle bu pazar cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu yapılacak. Adaylardan biri ipi göğüsleyecek ve cumhurbaşkanlığı görevini üstlenecek.

Demokratik siyasetin ana ve vazgeçilmez aktörleri olan siyasi partilerin meşru olması özellikle Türkiye’de demokrasinin ana meselelerinden biri.

Seçim bir yarıştır. Her yarışta olduğu gibi seçim yarışında da kazananlar ve kaybedenler olur.

Türkiye 14 Mayıs’ta tarihî bir seçimi gerçekleştirdi. Parlamentoda milletvekili dağılımı belirlenirken cumhurbaşkanlığı seçimini kazanan aday olmadı ve 28 Mayıs’ta cumhurbaşkanı için seçimin ikinci turuna gidileceği açıklandı.