30 Eylül 2007
Ayıp, ayıp... Bu kadarı da olmaz!..
Kendine "aydın" payesi veren bir zümre (Gerçek aydınları, yani münevverleri tenzih ederim!); ne kadar yanlış varsa hepsini "sübjektif doğru" olarak topluma dayatmaya çalışıyor... Bu dayatma kampanyasında; yalan-yanlış, tezvirat, çarpıtma, saptırma, uydurma vs. doğru ve etik olmayan ne varsa devreye sokuluyor. Bakınız en başta "türban" kelimesine bakalım: 1980'li yıllarda başlayan tartışmada, dönemin YÖK Başkanı İhsan Doğramacı'nın çözüm olarak ortaya attığı "türban" sadece saçları örten ve boynu açıkta bırakan bir örtü şekli değil miydi?!