23 Temmuz 2007
Yüzü nasıl da kızarmıştı Ali'nin!
Ali, mektubu kaç kere okuduğunu hatırlamıyordu. Okudukça Samira'yı daha yakından tanıyor, iç dünyasını keşfediyordu. Belli ki şair ruhlu ve ince duygulu bir kızdı. Hüzünlü, içe kapalı ve yalnızdı. Güvenebileceği, dertlerini paylaşabileceği birine ihtiyacı vardı. Türk asıllı olması daha bir hoşuna gitti Ali'nin. Fakat, bir de annesi hasta olmasaydı! Belli ki kadıncağızın durumu iyi değildi. Ona bir şey olursa Samira dikenli tellerin ötesinde hepten yalnız kalacaktı.