Son Dakika
Yazarlar
Gündem
Ekonomi
Dünya
Teknoloji
Spor
Resmi İlanlar
Tümü
Politika
Sağlık
Kültür-Sanat
Eğitim
Magazin
T-Otomobil
Emlak
Hava Durumu
Namaz Vakitleri
Döviz
Altın
Haberler
Künye
İletişim
Seçim Sonuçları
Ramazan
Yaşam
Bir Zamanlar Türkiye
Video Galeri
3. Sayfa
Bizim Sayfa
E-Gazete
Bize Ulaşın : 444 0 144
Sosyal Medya Hesaplarımız:
Anasayfa
>
Yazarlar
>
Yazar Detay
Seçkin Başkan
info@tg.com.tr
2265 Yazı
1 Mart 2006
"Bu arkadaş bizimle çalışmak istiyor!.."
Villaya doğru yürümeye başladılar. Sermet bir anda nereden çıktıkları belli olmayan iki tane iri yarı adamın kendilerine doğru geldiğini gördü. Adamlardan biri gözlerini kısarak baktı Sermet'e. Turgut elini kaldırdı: - Merhabalar, patron içeride mi?
Devamını Oku
28 Şubat 2006
"Ben kazanacağım paraya bakarım!.."
Sermet bir gün önce birahaneden ayrılmadan önce sözleştikleri gibi Turgut'la tanıştıkları kahvede buluştu. Yorgun ve uykusuz görünüyordu. Zaten İstanbul'a geldiğinden beri zayıflamıştı.
Devamını Oku
27 Şubat 2006
Merakla etrafını seyrediyordu!..
Yıldız geldiği zaman Kadriye çocuklarını okula götürmüş geri dönmüştü bile. Akşam yediği tokadın yüzünden yüzünün sağ tarafı şişmiş ve hafifçe morarmıştı. Yıldız genç kadının halini görünce bir çığlık attı:
Devamını Oku
26 Şubat 2006
Kapı ardına kadar itildi!
Kadriye kanepenin üzerinde uyuya kalmıştı. Çocukların karnını doyurduktan sonra onları yatırmış, sofrayı ortadan kaldırmadan beklemeye başlamıştı. Saatler ilerledikçe günün ve gönlünün yorgunluğu ağır basmış, göz kapakları bir külçe gibi kapanmıştı. Kapının hızla vurulduğunu duyduğu anda şaşkınlıkla gözlerini açıp fırladı yerinden. Saatin kaç olduğunu bilmiyordu. Başının örtüsünü düzeltip kapıya koştu. Usulca seslendi:
Devamını Oku
25 Şubat 2006
Acıyarak baktı genç kadına...
Kadriye bütün gün Harun'un okulu için koşturmuştu. Yıldız'ın yardımıyla akşama doğru işini halledebilmiş, küçük oğlunu yirmi dakika uzaklıktaki okula kayıt yaptırabilmişti.
Devamını Oku
24 Şubat 2006
"Tehlike insanın cesaretini artırır!"
Turgut minik bir hapı uzattı etrafına şüpheli bakışlar fırlatarak: - Hemen iç birader... Çayınla birlikte. Göreceksin on dakika sürmeyecek.
Devamını Oku
23 Şubat 2006
Sermet hayretle baktı adama!..
Sermet bütün gün inşaatları dolaşmıştı. Hiçbir yerden olumlu bir cevap alamamış, nafakasını çıkaracak bir saatlik bir iş bile bulamamıştı.
Devamını Oku
22 Şubat 2006
Yıldız, tiz bir sesle bağırdı
Kadriye yutkundu. Yıldız ve Sabri'nin varlığından aldığı cesaretle üsteledi: - Çocuğun okulu kalacak ama. Yakındaki bir yere kayıt yaptırmak zorundayız. Nakil belgesini verdiler bana Genç'teki okuldan. Buraya götürüp yazdıracağım sadece.
Devamını Oku
21 Şubat 2006
Sabri'nin kamyoneti kapıya dayanmıştı!
Kadriye tuttukları gecekonduyu güzelce temizledi. Hiçbir eşyaları yoktu iki tane yataktan başka. Kap kacak olarak da elle tutulur bir şey getirmesine izin vermemişti Sermet.
Devamını Oku
20 Şubat 2006
"Hele şu ev işini bir halledelim..."
Sabri ile Sermet dükkana geldikten hemen sonra işe koyulmuşlardı. Sabri komşu esnafa gidip kiralık ev soruşturmaya başladı. Birçok yere haber bıraktı. Sonra birlikte oturup beklemeye başladılar. Sermet, Sabri'nin düzenini beğenmişti. Adam her işini yoluna koymuş, saygın bir esnaf olarak işini yürütüyordu. Dikkatle inceledi etrafı. Çok mal vardı dükkanda. Onun bakındığını gören Sabri gülümsedi:
Devamını Oku
19 Şubat 2006
"Buralarda heder olmaktan korkarım"
Genç kadın ağlamaklı bir ifade ile içini çekti başladı dert yanmaya: - Buralara geldiğime pişmanım Yıldız abla, nasıl memnun olayım?
Devamını Oku
18 Şubat 2006
Yıldız sevmişti bu sessiz kadını
Sabri sabırla dinledi Sermet'i. Başını salladı: - Dur hele, gidelim benim dükkana, müşterimiz çok, elbet bir yardım eden bulunur. Paran varsa mesele yok hemşehrim, burada parayı veren düdüğü çalar.
Devamını Oku
17 Şubat 2006
Sermet şaşkın ve heyecanlıydı
Taksiye verdiği para içine oturmuştu Sermet'in. Araba uzaklaştıktan sonra arkasından söylenip durdu:
Devamını Oku
16 Şubat 2006
Çocuklar korkuyla etrafa bakındılar!..
İstanbul sisliydi. Boğaziçi Köprüsünden geçerken hayretle çığlıklar atan Azize ve Harun yerlerinde duramıyorlardı.
Devamını Oku
15 Şubat 2006
Genç kadının yüzü gerildi!
Ankara'ya gece vardılar. Yorgunluktan ayakta duracak halleri yoktu. Otobüsün yarım saatliğine verdiği moladan yararlanarak hepsi birden indiler.
Devamını Oku
14 Şubat 2006
Şaşkın bakışlarla çevreyi süzüyordu
Tunceli'yi geçtikten sonra Sermet de uykuya daldı. Erzincan'ı görmediler. Sivas'a geldikleri zaman otobüs mola verdi. Sermet tutulmuş bacaklarını açmak için iyice gerindi. Yüzünde endişeli bir gülümseme ile etrafına baktı.
Devamını Oku
13 Şubat 2006
Uzun bir yolculuk başlamak üzereydi
Otogar kalabalık değildi. Genç'ten Bingöl'e gideceklerdi önce. Biletleri ayarlamıştı Sermet. Kadriye böyle kaçarcasına çekip gitmelerine bir anlam verememişti.
Devamını Oku
12 Şubat 2006
Kadriye ürkerek baktı kocasına!
Sermet kapıdan içeri girince Kadriye meraklı gözlerle baktı onun yüzüne. Neler olup bittiğini anlamaya çalışıyor ama doğrudan sormaya cesaret edemiyordu. Sermet odaya girip sedirin üzerine attı kendini. Bir sigara çıkardı cebinden: - Bana bir çay yap haydi...
Devamını Oku
11 Şubat 2006
İçindeki korkuyu atamıyordu!..
Sermet köye giden minibüsün ön tarafına oturmuştu. Kafası artık iyice yatmıştı. İşin hayaller kurma tarafına gelmişti sıra. "Bulurum bir iş koca İstanbul'da...
Devamını Oku
10 Şubat 2006
Çocukları onun her şeyiydi...
Kadriye tepsiyi kaldırıp mutfağa girince beyaz örtüsüyle gözlerinde biriken iki damla yaşı sildi. Sermet'in verdiği kararı onaylamadığı belliydi ama hiçbir şey söyleme, fikrini beyan etme gibi bir hakkı yoktu. Zaten dinlemezdi kocası. Dinlemediği gibi de sinirlenir belki de şiddet kullanırdı. Son bir yıldır çok şey yaşamıştı bu konuda genç kadın. Daha bir hafta öncesinde dayak yemişti kocasından. Hem de acımasızca bir dayak. Küçücük bir sebepten deliye dönmüştü Sermet. Aldığı darbelerin vücudunda bıraktığı izler hâlâ duruyordu...
Devamını Oku
Başa Dön
1
...
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
...
114
Sona Git