30 Ocak 2008
İçindeki huzursuzluk had safhadaydı!..
Cüneyt genç kızın ellerini tutmuş yalvarıyordu: - Ne olur Saadet, ne olursun, böyle ortada bırakamazsın beni, ben kendime güvenmesem hiç böyle bir şeye kalkışır mıyım? Neden bana inanmıyor, neden bana güvenmiyorsun? Böyle kestirip atamazsın beni...